Saygıdeğer Paydaşlarımız,

Küresel siyasi dalgalanma ve gerginlikler, sayısı giderek artan sıcak çatışmalar, maalesef ekonomiyi de milli ve milletlerarası ölçekte ciddi biçimde etkilemeye devam ediyor. 2022 Şubat’ında başlayan Rusya- Ukrayna savaşı, giderek genişleme eğilimi gösterirken; 7 Ekim 2023 günü başlayan Gazze faciası da benzer şekilde bölgesel sonuçlara yol açıyor… Ukrayna – Rusya savaşı, bilhassa tahılın ulaşımı ve enerjinin iletimi konusunda, büyük problemler doğurdu. Avrupa Birliği ülkeleri, ABD- Rusya mücadelesi sebebiyle, düne göre bugün birkaç kat daha pahalı enerji faturası ödüyor. Avrupa bu durumdan çok rahatsız olmakla birlikte durumu değiştirecek pek bir şey yapamıyor. Bu konuda ABD’nin belirlediği stratejiye istemeyerek uyum göstermeye çalışıyor… İşin gerçeği, dünya yeni bir düzenin doğum sancılarını yaşıyor!.. Fakat ABD bu yeni düzende de belirleyici güç olarak kalmak uğruna bütün imkân ve kabiliyetlerini devreye sokmuş bulunuyor. Buna karşılık Çin ve Rusya, her geçen gün biraz daha yakınlaşarak ve daha geniş iş birliğine girerek, ABD’nin etkisini sınırlamaya çalışıyor. Evet, meselenin özü bu. Ukrayna, Tayvan, Gazze, Lübnan, Suriye, İran, Yemen ve diğerleri birer teferruat mesabesinde.

Gazze meselesine, Yemen’de zaten savaş halinde olan Husiler’in; İran hesabına vekâleten dâhil olması, dünya ticaret yollarında bir anda bütün dengeleri değiştirdi… Süveyş Kanalı, Bâb-ul Mendep Boğazı, Doğu Akdeniz ve Hint Okyanusuna giriş çıkışlar yani dünya ticaretinin çok önemli güzergâhları birdenbire adeta kısmi felce uğradı. Milyonlarca ton yükü taşıyan gemilerin izleyeceği mecburi istikamet, ulaşımda haftalarca kayıp zaman yaşatan bir durum meydana getirdi… Bunun maliyetlere olan ilave faturasını varın siz hesaplayın! Daha önce üç yıl boyunca bütün dünyayı etkisi altına alan Kovid -19 salgınının üretim ve tedarik zincirinde, sebebiyet verdiği hasarı dile getirmiştik. Bu defa küresel salgının yerine, bölgesel ve küresel siyasi – askeri mücadeleler rekabet şartlarını fena halde etkilemeye devam ediyor. Bütün bu derin dalgalanmaların az veya çok etkilemediği ülke hemen hemen yok gibi! Ülkelerin etkilenme derecesine göre, firmalar da kendi iştigal alanındaki hususi şartlarda kaçınılmaz olarak etkileniyor… Özellikle ABD, Avrupa ve Rusya’nın, giderek genişleyen karşılıklı ambargolarının, firmaların faaliyet alanını fena halde daralttığını dikkate almak gerekiyor.

Evet, çok kısa özetlemeye çalıştığımız dünyadaki siyasi rekabet ve mücadelenin ekonomiyi her geçen gün daha fazla etkilediği, yeni düzen çerçevesinde var olan iş birliği teşkilatlarının genişletildiği (Şanghay İş birliği Örgütü, BRİCS vs.), keza yeni oluşumların sahne aldığı (Türk Devletleri Teşkilatı gibi) bir dünya söz konusu. İşte böyle bir dünyada, yarınlara dönük rekabet ortamlarının da çeşitlendiği dikkate alındığında, iştigal alanı ne olursa olsun firmalar, daha hazırlıklı ve kapasiteli bir bünyeye sahip olmak zorunda. İhlas Gazetecilik A. Ş. olarak bu iklimde, bir yandan cari zorlukları yönetme, diğer taraftan da orta ve uzun vadede muhtemel gelişmelere karşı hazırlıklı olma noktasında, özellikle dijital alanda ciddi adımlar attık. Ülke bazında, medya sektöründe yaşanan gelişmeleri de yakından takip ederek, bugün ve gelecek için rekabete hazır, daha donanımlı ve daha güçlü bir konuma sahip olma yolunda gayret sarf ettik. Bugüne kadarki tecrübelerin gösterdiği üzere, doğru yerde ve doğru zamanda ortaya konulan gayretlerin semeresini alma noktasında inancımız tamdır. Her zaman sizlerin desteğini arkamızda hissederek, bu inanç ve azimle yolumuza devam ediyoruz. Yarınlarda daha güçlü bir kurum olma hedefini her zaman hatırda tuttuğumuzu, bir kere daha sizlerle paylaşmak isterim…

Saygılarımla,

İSMAİL KAPAN

Yönetim Kurulu Başkanı ve
Genel Yayın Yönetmeni